Kurbanlık seçimi ve kesiminde nelere dikkat etmeliyiz?

Bolu Veteriner Hekimler Odası yaklaşan Kurban Bayramı öncesi kurbanlık seçimi ve kesimde nelere dikkat edilmesi konusunda açıklamada bulundular. Yapılan açıklamada; İslam Âleminin önemli günlerinden biri olan Kurban Bayramı, önümüzdeki günlerde kutlanacaktır. "Kurban Bayramında, halkımız kurban vazifesini sağlıklı bir şekilde yerine getirerek, dini vecibelerini tam anlamıyla yerine getirmenin huzurunu yaşamak istemektedirler. Öncelikle, her yıl kurban Bayramı öncesi ve sonrasında yaşanan olaylar kurban ib

HABER: AYSUN BEYKOZ


Kurban, sosyal boyutu ağır basan dini bir olgudur. Ancak, Kurban Bayramında pazarlanan ve kesilen hayvanlar, hastalıkların yayılması ve halk sağlığı açısından önemli bir risk oluşturmaktadır. Bu nedenle kurbanlık alırken öncesinde hayvanın sağlığı ile ilgili ufak bir şüphede mutlaka Veteriner Hekime başvurulmalıdır.

Kurban Bayramında kesilen hayvanlar, kesin sayı bilinememekle birlikte, yaklaşık olarak ülkemizde yıllık olarak kesilen hayvan miktarının % 25’ ine tekabül etmektedir. Bu kadar büyük sayıda hayvanın bu kadar kısa sürede nakledilmesi ve kesilmesi, gerekli tedbirler alınmadığı ve gerekli alt yapı oluşturulmadığı takdirde, insan sağlığı, hayvan sağlığı ve çevre ile ilgili sorunları da beraberinde getirmektedir. Bunun yanında, kullanılamayan hayvansal yan ürünler nedeniyle büyük ekonomik kayıplar oluşmaktadır. Özellikle, veteriner hekim kontrolü dışında yetiştirilen, sevki yapılan, satışa sunulan ve kesilen hayvanlar, bulaşıcı ve salgın hayvan hastalıklarının yayılma riskini arttırmakta ve bu hayvanlardan elde edilen etler insan sağlığı açısından önemli bir risk oluşturmaktadır.

Kurbanlık hayvanların, sokaklarda dolaştırılması, meydanlarda bekletilmesi, satın alınan hayvanların evlerin bahçelerinde tutulmaları ve uygun olmayan yerlerde kesilmeleri tehlikenin boyutunu daha da arttırmaktadır. Kurban sebebiyle hayvan hareketliliğinin çok arttığı ve bu durumun bulaşıcı hayvan hastalıkları açısından birçok riski beraberinde taşıdığı, bulaşıcı hayvan hastalıklarının kurbanda yüzde 30 oranında artış sağladığı görülmektedir.

Türkiye bulaşıcı hayvan hastalıkları açısından riskli bir bölgede bulunmaktadır. Dolayısıyla Türkiye'ye sınırı bulunan ülkelerde de bulaşıcı hayvan hastalıklarının çok fazla olduğu ve zaman zaman ülkemize taşındığı bilinen bir gerçektir.Özellikle şap hastalığı başta gelmektedir.. Bulaşıcı hastalıkların yayılmasını önlemek için sağlık raporu, küpesi ve pasaportu bulunmayan hayvanların sevkine izin verilmemektedir. Hayvanlardan insanlar bulaşabilen 200 den fazla zoonoz (hayvanlardan insanlara ve insanlardan hayvanlara bulaşan hastalık ve enfeksiyonlar ) karakterli hastalık bulunmaktadır. Hayvanlardan insanlara geçen bu hastalıkların özellikle kurban bayramlarında görülme sıklığı artmaktadır. Türkiye ve pek çok komşu ülkede Bruselloz, tüberküloz, şarbon, Kist hidatik, Sistiserkoz, gibi hastalıklar günümüzde hala görülmekte olup önemli bir halk sağlığı sorunu oluşturmaya devam etmektedirler.

Bilindiği gibi insanlarda görülen hastalıkların % 60’ dan fazlası hayvansal kökenlidir. Bunun yanında, insan sağlığı açısından gıdaların ortaya koyduğu riskin çoğunluğu hayvansal kökenli gıdalardan kaynaklanmaktadır. Bu nedenle, hayvan ve hayvansal ürünlerden gelebilecek bu tehlikelerin azaltılması veya ortadan kaldırılması için öncelikle hastalıkların hayvanlarda kontrol altına alınması gerekir.

İYİ BİR KURBAN İÇİN YAPILMASI GEREKENLER


İyi bir kurban, ideal bir kurbanlık seçimiyle başlar. Kurbanlık hayvan seçiminde ilk önce hayvanın yaşına dikkat edilir; koyun cinsi hayvanlarda 6 ay, keçi cinsi hayvanlarda 1 yaş ve sığır cinsi hayvanlarda 2 yaşın üstündeki hayvanlar kurbanlık olarak seçilebilir. Ayrıca, seçilen hayvan besili olmalı. Gebe veya yeni doğum yapmış, vücut kılları karışık ve mat halde olan, burun ve göz akıntısı bulunan, ishalli, zayıf, boynuz, kuyruk, kulak ve meme gibi organlarında kesik kırık olup olmadığı incelenmeli, dişlerinin tamamı veya çoğu eksik olup olmadığına dikkat edilmelidir.. Bunun yanında, damızlık değeri yüksek dişi hayvanların kurban olarak kesilmemesi, hayvancılığımızın ilerlemesi açısından daha doğru bir yaklaşım olacaktır.

Kurbanlık hayvanların nakil ve kesimi yapılırken, hayvan refahı ve sağlığı kurallarının gözetilmesi, hayvana eziyet edilmemesi, insan, hayvan ve çevre sağlığını korumak için gerekli tedbirlerin alınması gerekir.

Kesimi yapılacak hayvanlara kesimden 6-12 saat öncesinden kesim anına kadar yem verilmemeli, fakat devamlı temiz suya ulaşımları sağlanmalıdır.

Daha sonra sağlık ve çevre şartlarına riayet edilerek kurban kesilmelidir. Hijyenik bir ortamda, hayvana eziyet edilmeden ehil insanlar tarafından kurban kesimi gerçekleştirilmelidir. Kurban kesimi sonrasında da yine çevre temizliğine dikkat etmeli, hayvanın eti, sakatatı ve derisi ziyan edilmeden hepsi kullanmalıdır. Ayrıca kesim yapıldıktan sonra kulak küpeleri atılmamalı ve bunlar Gıda Tarım Hayvancılık il ve ilçe müdürlüklerine teslim edilerek kayıt sisteminden düşülmesi sağlanmalıdır. Bu durum hayvan varlığımız ve takip sistemimiz açısından önemlidir.

KESİM SIRASINDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Kurban kesim yeri olarak; kolay temizlenebilir malzemeden yapılmış olan, zemininde su biriktirmeyen, yeterli miktarda tazyikli su, ışıklandırma ve havalandırması bulunan, sağlık ve temizlik şartlarına asgari derecede uygun ve veteriner hekim kontrolünde kesim yapılan, özel veya belediyelere ait mezbahalar seçilmelidir. Kurbanlık hayvanlar bu mezbahalarda usulüne uygun olarak kasaplar tarafından veteriner hekimler kontrolünde ve insan, hayvan ve çevre sağlığına zarar vermeyecek şekilde kesilmelidir. Buna imkanı müsait olmayanlar kestikleri alanda en azından asgari düzeyde bu şartları uygulamaya çalışmalılardır. Kurban kesim yerlerindeki atıkların, kan ve diğer organların herhangi bir çevre kirliliğine sebep olmalarının engellenmesi için gerekli önlemler alınmalı; hastalıklı organlar ve kesim sırasında oluşan artıkların hayvansal atık depolama ve imha yerlerine sevk edilmelidir.

Et ve et ürünleri bakterilerin çoğalmaları için son derece uygun bir ortam niteliğindedir. Bu nedenle, hastalık yapan mikroorganizmaların ete bulaşmasının önlenmesi, ette mevcut mikroorganizma sayısını azaltmak ve toksin salgılamalarını engellemek için; kesim, yüzüm ve eti parçalama işlemleri serin bir yerde titizlikle yapılmalıdır. Mide ve Bağırsak içeriği görünebilir bir şekilde karkasa bulaşmışsa, kan pıhtısı veya fazla miktarda kir var ise gövde makul ölçüde yıkanmalıdır. Bunun dışında mümkün olduğunca gövdeyi yıkamaktan kaçınılmalıdır ve unutulmamalıdır ki yıkama ile görünebilir kirler temizlenebilir ancak mikropları bertaraf edilemez. Kesim ve yüzme işlemleri sırasında kan pıhtılaşmaması, etin renginin normal olmaması, göğüs kafesinde inci gibi oluşumlar olması gibi anormal bir durumla karşılaşıldığında vakit geçirilmeden veteriner hekim çağrılarak bu karkas ve iç organlar muayene ettirilmelidir..

Kesim ve yüzme işlemini sırasında hiçbir aşamada derinin dış yüzü, et ile temas etmemelidir. Gıda olarak tüketilmeyen boynuz, deri, kuyruk gibi ürünler ilk fırsatta tam olarak ayrılmalıdır. İşkembe ve bağırsaklar açılmamalı, kesim yeri zeminine işkembe ve bağırsak içeriği kesinlikle dökülmemelidir. İç organlar kesimden sonra en geç 30 dakika içinde çıkarılmalıdır. İç organların çıkarılması geciktirilirse, işkembe ve bağırsak gazlarını kokusu ete geçebilir ve ayrıca işkembe ve bağırsakta bulunan mikropların etkisi ile etin ısısı yükselebilir ve dolayısıyla etin rengi solar ve sulu bir hal alır. Bu ise etin dayanma süresini azaltır

Yenilmeyen iç organlar usulüne uygun bir şekilde imha edilmeli veya derin çukurlara gömülmelidir. Gömme işlemini yaparken çukurun; atılan organların kedi, köpek gibi hayvanların çıkaramayacağı derinlikte olmasına, atılan organların üzerine sönmemiş kireç dökülmesine dikkat edilmelidir. Böylelikle birçok zoonoz karakterdeki hastalığın bertaraf edildiği unutulmamalıdır. Hastalık taşıyan iç organların (karaciğer ve akciğer gibi) köpek ve kedilere verilmemesi gerekir. Bütün bunlar usulüne uygun bir şekilde imha edilmeli veya derin çukurlara gömülmelidir.


ETLERİN MUHAFAZASI VE SAKLANMASI:

Kurban etleri, parçalar halinde temiz kaplara konulmalı ve güneş görmeyen serin bir yerde 5–6 saati geçmeyecek şekilde bekletilerek sıcaklığının oda ısısına düşmesi beklenip, daha sonra buzdolabına kaldırılmalıdır. Kurbanlık etler henüz kesim sıcaklığında iken buzdolabına poşet içinde veya hava almayacak bir durumda üst üste büyük parçalar halinde konulursa, buzdolabı ısısı etin iç kısımlarını soğutmaya yetmez. Bu nedenle etin hava almayan kısımlarında çok kısa sürede bozulma ve kokuşma görülür. Böyle kısımlar kesinlikle tüketilmemelidir. Kurbanlık etin dayanma süresi, kesim kalitesi ve et parçasının büyüklüğüne göre değişmekle beraber normal buzdolabı koşullarında 5 veya 6 gündür. Bu süre kıymada genellikle 3 gündür. Eğer daha uzun süreli muhafaza düşünülüyorsa etler derin dondurucuda -18 derecede muhafaza edilmelidir. Dondurulmuş etlerden pişirilecek miktarı kadar çözdürülmeli, çözdürülen etler tekrar dondurulmamalıdır. Bu durumdaki etler tekrar bekletilecekse pişirilmeli ve öylece muhafaza edilmelidirler.


Ülkemiz ve tüm Müslüman aleminin; sağlıklı, huzurlu ve barış içinde kurban bayramını kutlamasını temenni ederim.


28 Ağu 2016 - 15:36 - Gündem


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Bolu Olay Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Olay hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Olay editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Olay değil haberi geçen ajanstır.