Matematik, Fizik, Kimya ve Biyoloji Bölümlerinin Kapısına Kilit Vurulması Kabul Edilemez!

Eğitim Sen Bolu Şube Başkanı Erkan Korkmaz, matematik, fizik, kimya ve biyoloji bölümlerinin kapısına kilit vurulması kabil edilemez diyerek; “Eğitim ve yükseköğretim alanında "ben yaptım oldu" diyerek hareket edilmesinin sonuçları giderek daha ağır biçimde karşımıza çıkıyor. Plansız ve programsız şekilde "her ile bir üniversite" projesi yürütenlerin üniversiteleri getirdiği son nokta fizik, kimya, biyoloji ve matematik gibi temel bilimlerin kapısına kilit vurmak oluyor” dedi.

Korkmaz konu hakkında açıklamasını şöyle sürdürdü; YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç`ın temel bilimlere başvurunun çok az olduğunu ifade etmesi ve bu bölümlerde boş kontenjan sayısının giderek arttığını ifade etmesinin, öncelikle söz konusu plansız ve programsız politikaların kabulü anlamını taşıdığını belirtmek isteriz. Ancak bilinmelidir ki YÖK Başkanı Saraç`ın "2015 yılı için, 2014`te 11‘den az öğrenci kaydolan devlet üniversitelerindeki programlara öğrenci kontenjanının verilmemesi" yönündeki çözümü, var olan plansızlığın sonuçlarını daha fazla derinleştirecek ve çözümden ziyade içinden çıkılması güç yeni sorunları oluşturacak bir uygulama olacaktır.

Şöyle ki matematik, fizik, kimya ve biyoloji gibi programların kontenjanların boş kalması nedeniyle kapatılması sonrasında, temel bilimler gibi önemli bir alanda ciddi bir akademik boşluk oluşacağı bilinmelidir. Kaldı ki kapatılacak bölümlerdeki akademisyenlerin bugüne kadar verdiği emek ve geleceklerini kuşatacak belirsizlik de ayrı bir sorun oluşturacaktır. Böylesi bir uygulama neticesinde bir taraftan üniversitelerin yaptığı sözleşmelerle güvencesiz olarak istihdam edilen Yrd. Doçentler ve hali hazırdaki araştırma görevlilerinin işten atılmaları sorunu, diğer taraftan da Doçent ve Profesör kadrosundaki akademisyenlerin üzerine çalıştıkları spesifik konular dışında genel bir ders verme göreviyle karşı karşıya kalmaları sorunu giderek büyüyecektir. Bu durum, YÖK`ün akademiye bakışının "basit bir ders verme" üzerine kurulu olduğunu açıkça göstermektedir. Halbuki akademik faaliyet sadece ders vermeyi değil, bilimsel bilgiyi geliştirmeye yönelik yürütülen faaliyetleri de kapsamakta ve bu nedenle başlı başına değerli görülmesi gerekmektedir.

Eğitim Sen olarak belirtmek isteriz ki, boş kontenjan sorunun çözümü bölümlerin kapısına kilit vurmaktan geçmemektedir. Çözüm, bu programların tercih edilmesini cazip kılacak karşılıksız burslarla, verilecek teşviklerle ve mezuniyet sonrasında gençlere sunulan imkanların fazlalığıyla sağlanabilecektir. Ancak YÖK kolaya kaçarak, temel bilimleri üniversitelerin içerisinden söküp atarak üniversiteyi üniversite olmaktan çıkaran ve sadece meslek kursuna indirgeyen bir politikayı çözüm adı altında bizlere dayatmaktadır.

Bilinmelidir ki insan, toplum ve doğa yararına üniversite anlayışı yerine kar zarar hesaplarıyla yürütülen bir politika sadece temel bilimleri değil, üniversiteyi bir bütün olarak işlevsizleştirmenin önünü açacaktır. Bu nedenledir ki Eğitim Sen olarak YÖK`ü uyarıyor ve üniversiteler, bilim ve geleceğimiz üzerinde böylesi tahrip gücü yüksek bir adımdan acilen vazgeçmeye davet ediyoruz. HABER MERKEZİ

28 Nis 2015 - 19:39 - Gündem


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Bolu Olay Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Olay hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Olay editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Olay değil haberi geçen ajanstır.