Değerli okurlarım merhaba;
Bu yazımı, isyanımı Sn. Cumhurbaşkanıma duyurmak için kaleme aldım. Hepinizin affına sığınıyorum.
Yıllarca ülkemin değişik kurumlarında görev yapıp emekli olduktan sonra içimde bir ukde olan mükemmel sürücü/şoför yetiştirmek için kurslara katıldım ve belgemi alıp bu alanda çalışmaya başladım. “Emeklisin, otur oturduğun yerde al maaşını ye be adam” dediğinizi duyar gibiyim. Ancak sizde ben gibi dünya evine girdiğiniz gün bütün ailenizi trafik canavarına kurban verseydiniz benim yaptığımı yapacağınıza eminim. Ben, hayatımın en mutlu gününde tüm ailemi mezara koydum. Şimdi amacım ek gelirden de öte, topluma, kurallara uyan, egosuna hakim ahlaklı iyi sürücü adaylarını kazandırmak.
Şimdi gelelim sadede;
Türk Dil Kurumu’nun Güncel Türkçe Sözlüğünde ehliyet kelimesi; 1. Sürücü Belgesi. 2. Ustalık, uzluk. olarak tanımlanmıştır.
Bu kelime hayatımızda çok ama çok önemli bir yere haizdir. Düşününüz bir kere; bir makama ehliyetsiz birini getirirseniz, sonuç olarak “baba bak, sen bana adam olamazsın diyordun, vali oldum” diyerek babasını ayağına çağıran yönetici modeliyle karşı karşıya kalırsınız.
16 saat direksiyon eğitimini belirli güzergahta sınırlayarak, ehliyet alanların sonucu da ortada. Çocuk babasına, bayan eşine,” bak sen bana ehliyet alamazsın diyordun ama aldım diyecek”. İş araba kullanmaya geldi mi, işte o zaman “yandı çavuş keten helva “
Ehliyetsiz insan bir makama getiriliyorsa, biliriz ki, onu o makama getirenlere sorgusuz sualsiz itaat etsin diye getirilmiştir. Bakanlıkta yönetmeliği hazırlarken, sürücü adayları ehliyet alsınlar ama, araba kullanmasınlar der gibi bir mantık yürütmüş olsa gerek.
Ya da, dilim varmıyor ama, ehliyeti hak eden, tekrar Sürücü Kurslarına müracaat etsin ilave direksiyon eğitimi alsın mantığında hazırlanmış sanki bu yönetmelik.
Ehliyetsiz eller kurumları ne hale getiriyorlar, durum ortada. Son günlerde ehliyetsiz kişilerin yaptığı olumsuz icraatlar için Sn. Cumhurbaşkanımız “metal yorgunluğu” cümlesini kullandı.
Devlet yönetiminde her hangi bir konuda , bir kanun, bir yönetmelik çıkarılacaksa, bunu çıkaracak Bakanlık, öncelikle bu konu ile ilgili tüm kurumlara birer yazı yazarak görüş ister, bilahare konu olgunlaşınca Kanunlar Dairesine gönderilip diğer kanun, yönetmelik, genelge,tamim gibi daha önce çıkarılmış olanlarla çakışmaması, mugayir olmaması vb. hususlarda da görüş alındıktan sonra kabulü için süreç başlardı. Şimdi öyle olmuyor galiba.
Milli Eğitim Bakanlığımızın eğitim konusunda ne durumda olduğu tüm kamuoyunun malumu. Her Bakan yeni bir itirafta, yeni bir icraatta bulunuyor. Eğitim yap-boz tahtası gibi mübarek.
Teröre kurban verir gibi yollarda trafik kazalarına kurban verdiğimiz bir gerçek. Bu işin ceza ile de caydırıcılığı olmadığı gün gibi aşikar.
Bir matematik işleminde öğrenci sonucu yanlış yaparsa düzeltme şansınız var. Ama trafikte durum öyle mi? Trafik asla hata affetmiyor.
29.05.2013 tarih ve 28661 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren “Milli Eğitim Bakanlığı Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Yönetmeliği” son olarak 19.10.2017 tarih ve 30215 sayılı Resmi gazetede yayımlanan şekliyle tekrar revize edilerek güncellendi.
Bende, Sn Cumhurbaşkanımın affına sığınarak zatialilerine danışmanlarına inceletmesi için birkaç sorum olacak;
1.Ülkemizde halen ilk ve orta dereceli okullarımızda kaç öğretmenimiz kamyon, çekici ve tır kullanabiliyor. Ehliyetleri C ve CE olsa da fiilen kullanabiliyorlar mı?
Bu öğretmenlerimiz yeni yönetmeliğe göre Ehliyet Sınavı komisyonlarında görev aldıkları takdirde, akan trafikte araçta, sürücü adayı ile yalnız bir komisyon üyesi araca binerse müdahale şansı ne olabilir? ( Yönetmeliğe göre diğer komisyon üyesi ve direksiyon usta öğreticisi başka bir araçla sınav aracını arkadan takip edecekler)
2.Sınav araçlarının içinde, fren ve debriyaj ilave pedallarında, haricen müdahale edildiğini gösterebilmek için ışıklı sistem yönetmelik gereği takılı olmasına rağmen niçin Direksiyon usta öğreticisi adayın yanına değil de arka koltukta diğer komisyon üyesi ile birlikte sınava alınıyor?
Direksiyon sınavını yapan komisyonlar, aday sınav esnasında başarısız olursa o aracı geriye getirmekten aciz mi? Yoksa gururlarımı kırılır.?
Acizse; niçin komisyonda görev veriliyor?
Aciz değilse; direksiyon usta öğreticilerinin sınavda ne işi var? Adı sınav. Komisyon kendisi yapamıyor mu?
3.Direksiyon Usta Öğreticilerinin halen sınavlarda görevlendirme şekli hukuki mi? Şayet hukuki deniyorsa, görevlendirme ücretleri diğer görevlendirilenler gibi, adayların yatırdığı sınav ücretlerinden değil de, Motorlu Taşıt Sürücü Kurslarınca ödenmesi isteniyor?
4. Çalışma güzergâhları niçin sınav güzergâhı ile sınırlandırılıyor? İllerde İl Trafik Komisyonlarınca başka çalışma güzergâhları da ilave edilerek sürücü adaylarının daha iyi yetişmesi sağlanamaz mı?
5.Ehliyeti hak edenlerin iki sene aday sürücü gibi işlem göreceğine ilişkin kontrolleri kim uyguluyor?
Tamamen kör dövüşüne dönen bu sınav sistemine artık lütfen müdahale edin.
Ülkemizin onca sorunu arasında bu konu bazılarımıza belki çok basit görünebilir ama gelecekte yollarımız kan gölüne dönmesini istemiyorsak ivedilikle bu işin yönetmeliğinin tekrar gözden geçirilmesi gerekir.
Yönetmelikte taraf olanlar bu işi fiilen yapanların olmadığı açıkça görülmektedir. Masa başında hazırlanan (hazırlayanların unvanı ne olursa olsun bu konuda yeterli ehliyete haiz olmadıkları gün gibi aşikar) bu yönetmelikte ancak bu kadar oluyor.
Gençlerimizin altına arabayı vermeden bir kez daha düşünelim.
Yönetmelik düzeltilmediği takdirde ehliyet alanlar sadece ehliyet aldığı güzergâhta araba kullanabilir.
Gerisi boş laf.
Sn. Cumhurbaşkanım, biliyorum derdiniz başınızdan aşkın. Ama bu ülkenin gençlerine gelin yazık etmeyelim. Yönetmeliğin tekrar ve gerçekçi bir şekilde hazırlanması için sizden başka müracaat makamı kalmadı. Konuyu son çare olarak gazetedeki köşemden size arz etmekte buldum.
Saygılarımla……
Yorum yazarak Bolu Olay Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Olay hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Olay editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Olay değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Bolu Olay Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Olay hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Olay editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Olay değil haberi geçen ajanstır.