
Görünen köy kılavuz istemez##hb_manset.gif
Ak Parti Bolu birinci sıra milletvekili adayı Ali Ercoşkun 2007 genel seçimlerinin 2011 genel seçimleri için ciddi fikir verdiğini söyleyerek; “Bu tabloları önüne koyan deneyimli bir siyasetçi 2011 seçimlerinde...
Ak Parti Bolu birinci sıra milletvekili adayı Ali Ercoşkun 2007 genel seçimlerinin 2011 genel seçimleri için ciddi fikir verdiğini söyleyerek; “Bu tabloları önüne koyan deneyimli bir siyasetçi 2011 seçimlerinde ne olacağını rahat bir şekilde görür.” Biçiminde konuştu.
Ak Parti Bolu birinci sıra milletvekili adayı Ali Ercoşkun Bolu Olay gazetesi İmtiyaz sahibi Erhan Beykoz’u ziyaret ederek çalışmaları hakkında bilgiler verdi. Pazartesi günü açıklanan liste sonrasında ilk üç sıranın “Çankırı, Gerede, Yozgat” şeklinde lanse edildiğini ve” Bu liste iki yabancıyı kaldırmaz “şeklinde lafların söylendiğine şahit olduğunu vurgulayan Ercoşkun; “Ben bu tür lafları, söyleyecek sözü kalmayan, muhalefet yapmış olmak için muhalefet yapan ve başka bir argüman bulamayan kimselerin söylediğine inanıyorum. Bizler yıllardan beri Bolu’da yaşayan Bolu’da üreten insanlarız. Bolu havuzuna katkıda bulunan insanlarız. Dolayısıyla bu çağda bu devirde bu tip politika yaparak ayakta kalmaya çalışan ya da konuşacak başka bir argüman bulamayan muhaliflerimizin türettiği bir politika olarak bunu değerlendirmek istiyorum. İnsanların bugünün Türkiye’sinde Ak Partideki ilk 3 sıralamasını bu kadar dar kalıplar içersinde değerlendirmelerine ise söyleyecek söz bulamıyorum.”dedi.
2007 seçimleri ile 2011 arasında fark olmayacak
Ak Parti olarak Türkiye’de % 50 oy oranını aşmayı hedeflediklerini,Bolu’da ise 100.000’lik oy alarak yeniden 3-0 yapmayı planladıklarını vurgulayan Ercoşkun; “Bu yakalayabileceğimiz ve gerçekleştirebileceğimiz bir seviye.Aday adaylığı sürecinde yaptığım çalışmalarda tüm ilçeleri ve beldeleri teker teker geniş bir ekiple dolaştım.1989 yılından beri seçim yaşamış birisi olarak seçmenin durumunu ve duruşunu tatma imkânına sahip oldum.Açıkçası 100.000 rakamının fazlasıyla aşılacağını net bir şekilde gördüm.Siyasetle ilgilenenler 2004 ve 2007 genel seçimlerinin tablosunu önüne koyarsa bunun 2009 ve 2011 seçimleri hakkında bir fikir verdiğini göreceklerdir.2004 tablosundan çok farklı bir tablo değildi 2009’daki tablo.Dolayısıyla 2007 seçimleri 2011 ile alakalı ciddi bir fikir verir.Bu tabloları önüne koyan deneyimli bir siyasetçi 2011 seçimlerinde ne olacağını rahat bir şekilde görür.” Biçiminde konuştu.
CHP % 2 artışı” başarı” diye tanımlıyor
2010 referandumunda evet oylarının Bolu’da % 65 oranında çıkmasının partilerinin Bolu’daki oy oranının yansıması olarak değerlendirilmeyeceğini söyleyen Ercoşkun;”Ben 12 Eylül Referandumunun sonuçlarını siyasi olarak değerlendirmiyorum. Orada Ak partili olmayan Sağduyulu çok sayıda insanda “Evet” oyu kullandı. Asıl gösterge biraz önce bahsettiğim tablodur. Ben bunu 2009 yerel seçimlerinden sonra düzenlediğim bir basın toplantısıyla açıklamıştım. Kopartılan bütün kıyamete rağmen CHP o seçimde oyunu yalnızca % 2 oranında artırmıştı.% 2 oy artışı CHP’ye bir milletvekilini çıkartmaya yeter mi yetmez mi bunu 12 Haziran genel seçimlerinde görürüz.” Şeklinde konuştu.
Tanju Özcan işimizi kolaylaştırıyor
CHP’de ilk sırada Tanju Özcan’ın olmasının işlerini daha da kolaylaştırdığını da sözlerine ekleyen Ercoşkun;”Ben ilk sırada Hakkı Bey ya da başka bir yeni isim yerine Tanju Özcan’la yarışmayı her zaman tercih ederim. Çünkü Tanju Özcan bildiğimiz biri, tanıdığımız biri, geçmişte ne yaptığını çok iyi bildiğimiz biri bunun 12 Haziran seçimleri öncesinde bizlere büyük bir avantaj sağlayacağını söyleyebilirim” dedi.
Önümüzdeki süreç daha hızlı bir büyümeyi getirecek
Ak Parti Bolu birinci sıra milletvekili adayı Ali Ercoşkun sözlerini şu şekilde tamamladı; “Türkiye’de 2002 ile 2011 arasında sağlıktan eğitime kadar hangi konuya el attıysak tüm konularda 2002 rakamlarıyla 2011 rakamlarını karşılaştırırsak ortada Türkiye cumhuriyeti tarihinde şimdiye kadar yapılmış en büyük hizmetleri görürsünüz. Yani 1923-2002 arası ile 2002-2011 arasındaki zaman dilimine bakacak olursanız bazı hizmetlerin 1923-2002 arasındaki dönemden bile daha fazla yapıldığını görebiliriz. Teknoloji ilerledikçe ülkelerin gelişmişlik seviyeleri de ilerler ve büyümede hızlanır. Bunu batılı ülkelerin gelişim sürecinde izleyebiliyoruz. Amerika’nın 1920’li ve 30’lu yıllarındaki gelişmişlik seviyeleri %10’sa 70’lerde bunun % 40’lara dayandığını ve daha da arttığını görüyoruz. Çünkü bilgiye ulaşım, bilginin kullanımı, paylaşımı arttıkça gelişimde o oranda artıyor. Türkiye’de dünyaya entegre olması ve alt yapı çalışmalarının hemen hemen tamamlanıyor olması önümüzdeki süreçte daha hızlı bir büyümeyi getirecek. Ekonomik anlamdaki bu büyüme yeni bir sivil anayasa ile büyük oranda taçlanacaktır.12 Haziran sonrasında oluşacak olan meclisle birlikte Türkiye bunu yaşayacaktır. Toplumun büyük bir kesimi yeni bir sivil anayasa yapılmasından yanadır. Bunu 12 Haziran seçimlerinde seçilecek olan yeni meclis yapacak. Her seçimin kendine göre bir hedefi vardır. Bu seçimde en önemli noktanın bu olduğunu düşünüyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.