Yazıyı Meryem Coşkunca’nın sesinden dinlemek için videoyu çalıştırın...

Acil durumlarla aranız nasıl? Mesela yolda yürürken gözünüzün önünde biri fenalaşsa ne bileyim kriz geçirse ne yaparsınız? Biliyorum birçok kişi hastayı kucaklar karga tulumba hastaneye götürürüm diyecek. Kimileri de sadece izlerim yanıtını verecek. Çünkü biz böyle olaylarda ya orantısız güç kullanıp hasta olan kişiyi daha fena yaparız ya da olayı izler ah vah ederiz yani ilk müdahalenin hayat kurtardığını unuturuz.

Sakın bana kızmayın. Düşünürseniz ilk yardım eğitimlerini pek ciddiye almayız. Bunun için de böyle bir acil durumda ne yapacağımızı bilmeyiz hatta şimdi sokağa çıksam insanlara “ Ambulansın numarası kaç desem bilmeyen insanlar çoktur.” Hâlbuki bu acil durumlarda kullandığımız numaralar hep hafızamızda olmalı ne zaman, nerede gerekeceği belli olmaz. Ancak akıllı telefonlar çıktığından beri insanlar kendi hafızalarından çok cebindeki aletlerin hafızasına güveniyor zahmet edip bu numaraları bile ezberine almıyor. Buda bence üniversitelere araştırma konusu olması gereken bir konu.

Tüm bunları niye anlattığıma gelince hafta sonu telefonuma gelen bir videolu mesajla irkildim. Sevdiğim bir arkadaşımın özel gereksinimli çocuğu 5 dakikalık bir nöbet geçirmiş o anda nasıl aklına geldiyse bir yandan cep telefonuyla görüntü almış. Bir yandan da sesi titreyerek birazda panikle çocuğa seslenmiş. İnanın izleyince etkilenmemek mümkün değildi. Bu arada bunları rahatça anlatıyorum çünkü kendisinden izin aldım. Ama tercihen isim yazmayacağım zaten böyle bir durumu izinsiz anlatmam.

Neyse o panik anında çektiği videoyu Frajil x Türkiye whatsaap grubuna atmış ve ne yapacağını sormuş. Gerçekten de olayı daha önce kendi çocuklarında deneyimleyen birçok kişi tam anlamıyla ne yapması konusunda yardımcı oldu. Bilgiler verdi ve arkadaşın sakinleşmesine yardımcı oldu. Bu arada merak etmeyin çocuğu da gayet iyi az önce konuştum.

Tabii ben biraz bu konulara meraklı olduğum için arkadaşım sakinleşince doktor size bu durumlarda ne yapmanız gerektiğini anlatmadı mı? Diye sordum. Arkadaşımın cevabı: “Ben ilk önce bir şey yuttu ya da zararlı bir şey içti sandım. Ondan korktum. Grubumuza da bu bir nöbet olabilir mi? diye sormak için videoyu yolladım. Kendi araştırmalarım sayesinde nöbet anında müdahale edilmeden beklenmesi gerektiğini biliyordum ama bunu doktor söylemedi. sadece %25 epilepsi olduğu yazıyor verdikleri danışmanlıkta genel olarak küçükken başladığı için bu %25 den de az bir ihtimal olunca bize kimse bak başına böyle bir şey gelirse böyle yap demedi. Ayrıca Bir de ben küçükken yolda falan epilepsi nöbeti geçirene çok denk geldim. Genelde aşırı kasılarak titreme ağızdan köpük gelmesi oluyordu!

Peki, senin o anda video çekmek nereden aklına geldi? Dediğimde “Daha önce bu tür olayları deneyimleyen kişilerden duymuştum video olmadan doktorlar nöbet geçirdiği konusunda net bir bilgiye sahip olamıyorlarmış video onunca daha kolay ve o anda daha doğru teşhis koyuluyormuş o anda bu aklıma geldi.” Cevabını aldım!

Bravo keşke herkes senin kadar bilinçli olsa dedim. Bu arada gerçekten Frajil X Türkiye whatsaap grubundaki arkadaşları da kutluyorum ve onlardan çok şey öğrendiğimi buradan bir kez daha söylemek istiyorum. Gerçi beni o anda gelen birkaç moral bozucu mesaj sinirlendirdi ama olur o kadar. İşte sosyal medya platformlarının böyle kullanılması gerekli!

Buradan tıp insanlarına doktorlarımıza seslenmek istiyorum. Bakın burada aslında çok büyük bir eksikliğimiz ortaya çıktı. %25 oranla bu özel gereksinimli çocuk nöbet geçire bilir diyorsunuz. Ancak ailesine nöbet anında ne yapması gerektiğini anlatmıyorsunuz. İnsanlar kendileri araştırmasa belki de yanlış müdahale edecekler ve sonuçları kötü olacak.%1 olasılık bile olsa böyle bir durumda ne yapılması gerektiğini anlatmanız lazım.

Ayrıca herkesin özelliklede özel gereksinimli çocukları olan ailelerinde bu konuda doktorlarından ısrarla bilgi istemesi gerekli hayatta ne olacağı belli olmaz. Bunun için kendimizi bu konularda mümkün olduğu kadar geliştirmeliyiz hiç beklemediğiniz bir an bu tür olaylarla karşılaşabileceğimizi hiç unutmamalıyız.

Yazan: Onur Ustaoğlu – Seslendiren Meryem Coşkunca – Bolçi’nin Katkılarıyla Bolu Olay Gündem Gazetesi Konuşan yazılar…