Çelenk Krizi

Hatırlanacağı gibi son 4-5 yıldır milli bayramlar ve özel günlerde Atatürk anıtına çelenk konulması sadece protokolde belirtilen kurumlar tarafından yapılıyor.

Geçtiğimiz yıllarda Türkocağının yönetimindeyken ben de bir iki defa çelengi sundum. Birinde çelenk sipariş ettiğimiz çiçekçi bizim siparişi unutmuş. Çok mahcup olmuştuk.

Ayrıca her özel günde çelenk koymak bizim gibi biryerlerden geliri olmayan dernekler için maddi açıdan külfet olduğundan, kalıcı çelenk yaptırıp günün akşamında görevli arkadaşımız çelengi toplardı.

Gün geldi çelenk koyma merasimi yönetmeliği değiştirilerek sadece protokolde olan kuruluşlarla sınırlandırıldı.

İyi bir adımdı, özellikle bizim gibi maddi kaynakları olmayan dernekler için bir kolaylık olacaktı, sevinmiştik de.

Ancak işin aslı öyle olmadı.

Resmi protokolün dışındakilere çelenk konulmasına izin verilmedi. İlk bir iki uygulamada polisiye tedbirler uygulandı. Özellikle CHP bu konuda haklı olarak ısrarcı oldu ve yasağa karşı çıkan bazı derneklerle alternatif törenler düzenlediler.

Bunun üzerine yönetmeliğin “Bayramların dışında anıtlara çelenk koymak isteyen kuruluş, kişi veya kişi toplulukları kırksekiz saat önceden mülki idare amirinden izin almak zorundadır. İzin alınmadan konulduğu görülen çelenkler, kolluk tarafından kaldırılır.” Maddesi “ Danıştay Onuncu Dairesinin 26/2/2016 tarihli ve E.: 2012/6278, K.: 2016/1072 sayılı Kararı ile, bu Yönetmeliğin 2 nci maddesinin altıncı fıkrası iptal edilmiştir. Danıştay Onuncu Dairesinin 8/3/2017 tarihli ve E.: 2013/6, K.: 2017/1294 sayılı Kararı ile bu fıkra iptal edilmiştir”. Deniyor. Hem 2016 hem 2017 yılındaki düzenlemeler iptal ediliyor.

Oysa atılan adım gayet doğru ve yerindeydi. Yönetmeliğe çelenk sunacak resmi kurumları yazıp, bunun dışındakiler için, “çelenk koymak isteyen kurumlar şu tarihe kadar valiliğe bildirsin demek” yeterliydi ama amaç üzüm yemek olmayınca geçmişte durumdan vazife çıkaran bazı bürokratların uygulamaları bu gün bir yerlerden patladı.

On kasım günü törendeydim. Haliyle AKP ve MHP nin çelenginin olmaması herkesin dikkatini çekti. Tabi herkesin aklından da menfi yorumlar geçti.

Sıcağı sıcağına AKP ve MHP il başkanlarından açıklamalar geldi. Kendilerinin çelenk konulacağından haberleri olmadığını, kamuoyunda yanlış algılanacaklarını beyan ettiler. O konudabelki haklılar ancak bu kapıyı açanların da kendileri olduklarını belirtmem lazım. Yönetmelikte de açık bir ifade yok. Hatta yönetmeliğin son hali oldukça muğlak ifadelerle geçiştirilmiş.

MHP il başkanı bir benzetme yapmış, CHP ve alt kuruluşları ifadesini kullanmış. Sayın başkan o zaman MHP de AKP ninalt kuruşu mu oluyor demezler mi?

Dikkatimi çeken bir husus da Pazar olmasına, havanın nispeten soğuk olmasına rağmen tören oldukça kalabalıktı.Anıtparka bakan bazı konutlarda oturanlar balkonlarda ve pencerelerin önünde saygı duruşunda bulundukları görüldü.

Hangi gerekçeye dayanırsanız dayanın Atatürk bu milletin ortak değeridir. Bazı şuursuzların hayasızca saldırması onu yıpratmıyor aksine yüceltiyor.

Ortak değerlerimize herkesten önce siyasilerin sahip çıkıp saygı göstermesi gerekir.

Çünkü toplumu yöneten ve yönlendirenler onlardır.

Atatürk’ün şu sözüyle yazımıza son verelim.

“Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar olacaktır.”

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Nizamettin Yıldırım - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Bolu Olay Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Olay hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Olay editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Olay değil haberi geçen ajanstır.