
Deprem ve Afet Ülkesi olduk##hb_manset.gif
On binlerce insanın yaşamını kaybettiği yüz binlerce insanın evsiz kaldığı 17 Ağustos depreminin yıl dönümünde TMMOB’a bağlı odalar açıklama yaptı. Mühendisler ülkemizin deprem ve afet bölgesi...
On binlerce insanın yaşamını kaybettiği yüz binlerce insanın evsiz kaldığı 17 Ağustos depreminin yıl dönümünde TMMOB’a bağlı odalar açıklama yaptı. Mühendisler ülkemizin deprem ve afet bölgesi olduğunu söylediler. 4 Sivil toplum Örgütü, Bütün kamu yapıları yasa kapsamına alınmalı; TOKİ, KİPTAŞ gibi kuruluşların inşaatlarının denetimi yeni yapı denetim sistemine dahil edilmelidir, diyerek tepkilerini ortaya koydular.
TMMOB’a bağlı İnşaat Mühendisleri Odası Bolu İl Temsilcisi Cahit Çıngı tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı “Bildiğiniz gibi 17 Ağustos 1999 depreminin 12.yılındayız. Depremde kaybettiklerimizi bir kez daha rahmetle anıyoruz. Bu yılda mühendisler odası olarak geleneksel hale gelmiş olan “TMMOB Depreme Karşı Duyarlılık Yürüyüşü” düzenlenmiştir. İnşaat Mühendisleri Odası Bolu Temsilciliği olarak bizde 17 Ağustos günü saat 03.02’de İzmit’te olacağız. Kaybettiklerimizi anmakla birlikte kamuoyunu resmi kurum ve kuruluşların bu konuda duyarlı olmaya çağıracağız” dedi.
Ülkemiz “Deprem ve Afet Ülkesi” olmuştur
Bilim, mühendislik ve akla aykırı uygulamalar ile rant politikaları nedeniyle, ülkemiz bir “deprem ve afet ülkesi” de olmuştur diyen Çıngı “Türkiye’nin deprem sorunu bu bağlamda ve bir bütünsellik içinde ele alınmalıdır.Resmi rakamlara göre 17.480 kişinin, resmi olmayan rakamlara göre 50.000 kişinin yaşamını yitirdiği 1999 Marmara Depreminin 12. Yıldönümünde olmamıza rağmen ülkemizdeki deprem önlemlerinin yetersizliği aşikârdır. 81 ilimizin 55`inin Birinci Derece Deprem Bölgesinde bulunmasına karşın Yapı Denetim Yasasının 2001`de yalnızca 19 ili kapsamına alması, tüm illeri ise ancak 1 Ocak 2011`den itibaren kapsamış olması; Deprem Şurası, Ulusal Deprem Konseyi gibi oluşumların devre dışı bırakılması ve mühendislik, mimarlık hizmetlerine gereken önemin verilmemesi bu yetersizliğin ipuçlarıdır” dedi.
Sorunlar çözülmedi
1999 Marmara depremi sonrasında yapılan yapı denetimi düzenlemeleri sorunlarının çözülmediğini belirten Cahit Çıngı “Kamusal denetim alanını ticarileştirerek özelleştiren, katılımcılığı reddeden, meslek odalarının önerilerine kapılarını kapatan bir anlayış tercih edilmiştir. Depremle ilgili en önemli yasal düzenlemelerden biri olan 2001 tarihli 4708 sayılı Yapı Denetim Yasasında kamu yapıları denetim dışı kalmış ve TMMOB`ye bağlı ilgili Odaların yasa ve yönetmeliklerce tanınmış görevleri içinde bulunan mühendislik, mimarlık hizmetlerinin mesleki yeterlilik, eğitim, belgelendirme ve denetleme boyutları içirilmemiştir. Diğer yandan yasa, yapıları yalnızca bina taşıyıcı sistemlerden ibaret görmektedir. Oysa Marmara Depremi sonrası yapılan incelemeler, oluşan kayıpların % 80`e varan kısmının, taşıyıcı sistemlerin gördüğü zarara bağlı olarak tesisatlarda oluşan hasarlar nedeniyle meydana geldiğini göstermiştir” diye konuştu.
Bu hususlara dikkat edilmeli
Bolu kamuoyunun aşağıdaki bilgilendirmeyle ihtiyacı olduğunu düşünmekteyiz
1)Master Plan çerçevesinde risk olduğu tespit edilen (düşünülen) binalarla ilgili bir çalışma yapılmıştır.
2)Riskli binaların mülk sahipleri veya yöneticileriyle resmi oralar uyarılmış mıdır?
3)uyarılmışsa bu binalarda ne gibi bir uygulamaya gidilmiştir?
Bu konularda kamuoyu aydınlatılmalıdır.Sorumlu mevkilerde bulunanlar daha net konuşmalı elindeki teknik bilgiler doğrultusunda da karar almalıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.