
Nizamettin Yıldırım
Dolandırılmayın
Dün saat 11 civarında ev telefonum çaldı. Ev telefonları genellikle internet hizmeti için kullanıldığından arayanlar genellikle mobil telefondan ulaşır, ev telefonundan arayanlar reklam, bilgilendirme vs için ararlar.
Arayan kişi kendisini tanıttı komiser olduğunu ve bazı bilgileri teyit etmek için aradığını söyledi. Olay nedir dediğimde, dün akşam fetö ile irtibatlı 5-6 kişi yakalandı ve üzerlerinde sizin nüfus cüzdanı fotokopileri bulundu, herhangi bir dolandırıcılığa maruz kalmamanız için vatandaşlarımızı uyarıyoruz sizi de bunun için arıyoruz dedi.
Söz konusu kişiler kimlik bilgilerinizi nereden elde etmişler olabilir diye sordu. Daha sonra kimlik bilgilerimi teyit etmeye başladı. Tc numaram, ana baba adı, doğum tarihi gibi bilgilerimi hepsini okuyup bu sizmisiniz diye sordular. Daha önce oturduğum mahalleleri tek tek saydılar ve teyit ettiler. Arada da kendilerinin emniyetten aradıklarını, dolandırıcılara karşı vatandaşı uyardıklarını da söylemeyi ihmal etmiyorlar.
En can alıcı bölüme gelmişlerdi. Nüfus cüzdanı fotokopilerini bankadan almış olabileceklerini belirterek, hangi bankalarda hesabımın olduğunu sordular. Altın döviz vs hesabınız var mı diye de bilgi topluyorlar.
Evde şu anda kaç kişi var diye sordular, eşimin kimlik bilgilerini sayıp teyit ettiler.
O arada eşim devreye girdi. Siz kimsiniz ne için arıyorsunuz polis telefonla bilgi almaz deyince. Kağıt kalem alın adımı kaydedin, ben emniyetten Nihat Yıldırım dedi. Sicil numaramı da vereyim dedi ve bir numara söyledi.
Biz sorgulamaya başlayınca aniden telefonu kapattı. 25 - 30 saniye sonra tekrar arandık. Bu sefer komiser değişmişti. Yine önce adını verdi sorgulamaya devam etti. Telefonu neden kapattınız dedi. Ben de telefonu ben değil siz kapattınız dedim.
Ben ara ara beyefendi bu bilgiler telefonla değil yüz yüze verilmesi gerekir siz hangi karakoldasınız oraya gelelim dedim. Sizi çağıracağız zaten dedi.
İlk aşamayı tamamlamak üzereydiler. Beni böyle bir olayın olduğuna ve arayanların emniyet yetkilileri olduğuna ikna etmişlerdi.
Evde yalnız mısınız diye sık sık soruyorlardı. Bunun da sebebi, kişi yalnız olursa başkasının uyarısı olmadan daha kolay ikna edilebilir gerekirse korkutulabilirdi.
Eşim kendilerini sorgulamaya başladı. Polis telefondan bilgi almaz biz gerekirse karakola gider bilgi veririz siz kimsiniz diye ısrarla sorması üzerine isterseniz bizi sorgulayabilirsiniz dedi.
Bu itirazlar üzerine karşımdaki kişinin dolandırıcı olduğunu ilk defa düşünmeye başladım. Eşim ısrarla bu bilgileri neden istiyorsunuz sorusu üzerine, bu konuşmalarımız Yargıtay başsavcılığının izniyle saniye saniye kaydediliyor, Perşembe gün duruşma var bu bilgiler aleyhinize delil olarak kullanılabilir diye de tehdit etmeye başladı. Ben de onlara ben dedim gazeteciyim iyi bir haber çıktı dedim. Öyle söyleyince bir an duraksadı. Eğer tereddüdünüz varsa 155 den bizi sorgulayabilirsiniz dedi. Ben eşime 155i aramasını söyledim. Karşı tarafa da bir dakika bekleyin 155 i arıyoruz dedim. Bana 155 i bu telefondan arayacaksınız dedi. Neden dedim, açık olan telefondan 155 aranır mı diye itiraz ettim. Bana ısrarla 155 i aramamı söylüyordu. Ben kesinlikle bu telefondan sizi aramam dedim. Eğer istiyorsanız karakola geleyim bilgi veririm dedim. Ben zaten ekipleri biraz sonra gönderip sizi aldıracağım dedi.
Telefonu kapattı.
İlk işim banka hesaplarımı kontrol etmek oldu.
Telefondakiler ilk aşamada seninle ilgili yasadışı bir durum olduğuna inandırıyorlar. Daha sonra seninle ilgili kimlik bilgilerinin hepsini doğru olarak sayıp onaylatıyorlar. Sık sık da telefonla dolandırıcılık oluyor şuraya buraya para bırakın diye insanları dolandırıyorlar bu konuda vatandaşlarımızı bilgilendiriyoruz diye de kendilerinin bu şekilde algılanmasını istemiyorlar.
Ben eşimin de araya girmesiyle bu kişilerin dolandırıcı olduklarını geç olmadan öğrendim. Eğer konuşmalar devam etseydi banka hesaplarımın şifresini bir şekilde öğrenmeye çalışacaklardı. Benim 155 i ısrarla aramamı istediler. Acaba bu aramayla bankaya mı yönlendirip, ya da farklı bir yöntem kullanıp şifreleri mi öğreneceklerdi?
Olayı soğukkanlılıkla değerlendirdiğimde, ilk anda beni emniyetten aradıklarına ikna etmişlerdi. Eğer sakındığım en ufak bir suçum bile olsaydı bunu kullanıp korkutarak para sızdıracaklardı.
Siz siz olun bu tür görüşmeleri fazla uzatmayın. Konuşmalar uzadıkça kendileri daha çok ikna edici oluyorlar.