Gerçekler su yüzüne çıkmalıdır

Gerçekler su yüzüne çıkmalıdır

BKGC Başkanı Hüseyin Aykan kurumlarına bağlı bütün kuruluşların 2010 yılı içinde Bolu belediyesinden yaptığı tahsilâtları içeren tabloları kamuoyuna açıklayacağını söyleyerek; “Aynı hassasiyeti...

BKGC Başkanı Hüseyin Aykan kurumlarına bağlı bütün kuruluşların 2010 yılı içinde Bolu belediyesinden yaptığı tahsilâtları içeren tabloları kamuoyuna açıklayacağını söyleyerek; “Aynı hassasiyeti tüm medya kurumlarından ve Bolu Gazeteciler Cemiyetinden bekliyoruz. Bu konuda Sayın Alaaddin Yılmaz üzerine düşen görevi yerine getirmelidir. Bolu Gazeteciler Cemiyetindeki arkadaşlarında kesilen 36.000 liralık fatura için makul bir açıklamasının olması gerektiğini düşünüyorum” dedi.

 

Bolu Köroğlu Gazeteciler Cemiyeti başkanı Hüseyin Aykan geçtiğimiz hafta bazı basın organlarında yayınlanan ve Bolu’daki medya kuruluşlarının 2010 yılında Bolu belediyesinden abone ve reklâm bedelleri karşılığında tahsil ettiği rakamlarla ilgili olarak yayınlanan listenin Bolu’da büyük bir infial yarattığını söyledi. Belediyelerin, il özel idarelerinin ve Kamu kurum kuruluşlarının yerel basını desteklemesinin doğal bir durum olduğunu vurgulayan Aykan;  “Burada önemli olan kimin ne kadar aldığı değil ödenen meblağların usulüne uygun olarak piyasa şartlarında ödenip ödenmediğidir. Bunun da mutlaka kamuoyuna açıklanması gerekir” dedi. Bazı basın kuruluşlarının yan kuruluşlarının olduğuna dikkat çeken Aykan; “Bazı önemli noktaları atlamamak lazım. Mesela matbaası olmayan bir sürü gazeteye matbaa işlerinin verilmesi ve alakasız işlerin bazı kurumlara verilmesi gözlerden kaçırılmaması gereken unsurlar olarak karşımızda duruyor” diye konuştu.

 

Haftalık gazetelere daha fazla para ödenmiş

 

Listeye bakıldığında bazı haftalık gazetelerin nerdeyse günlük gazete kadar ilan aldığının ortaya çıktığının altını çizen Hüseyin Aykan; “Hatta çıkmayan gazetelerin bile ilan ve reklâm bedeli aldığı görülüyor. Mesela bunlardan bir tanesi ‘Yörenin Sesi’ gazetesidir. Bu gazeteyi uzun zamandır piyasa da göremiyoruz ama 2010 yılı içinde bu gazeteye ödenmiş reklâm ve abonelik paralarının olduğunu listede görüyoruz. Çıkış periyodu sağlıklı olmayan bazı haftalık gazetelerinde aynı şekilde reklâm ve abone aldığını görüyoruz. Sorun buradan kaynaklanıyor.” Dedi.

 

Şeffaflık olgusuna önem veriyoruz

 

Köroğlu Gazeteciler Cemiyeti olarak şeffaflık olgusuna büyük bir önem verdiklerini vurgulayan Aykan; “Bizim cemiyetimize bağlı olan gazetelerden hangi faturayı hangi nedenden dolayı kaç liraya alındığını gösteren bir tabloyu yayınlamalarını talep ettik. Gündem gazetesi bunu yapmıştı. Bünyemizde bulunan Express gazetesi, Olay gazetesi, Yankı FM, Bolu FM, Trend dergisi ve Sanat Sokağı dergisinin aynı şekilde 2010 yılında belediyeden aldığı tüm paraları içeren tabloları da Salı günü kamuoyu ile paylaşacağız. Cemiyetimizin gösterdiği bu hassasiyeti diğer cemiyetlerdeki arkadaşlarımızdan da bekliyoruz.”dedi.

 

Aynı hassasiyeti diğer cemiyette göstermeli

 

Yayınlanan tablolarla kamuoyunun aydınlanacağını söyleyen Hüseyin Aykan; “Aynı hassasiyeti tüm medya kurumlarından ve cemiyetlerden bekliyoruz. Cemiyetimizin hangi faturayı hangi iş için aldığını kamuoyu ile paylaşacağız. Sayın Bolu belediye başkanı Alaaddin Yılmaz’ın her zaman söylediği bir söz vardır. Sayın Yılmaz Bir kuruş dahi belediyenin parasının haksız ya da karşılıksız olarak ödendiğini bulan varsa bunun cezasını ellerimle vereceğim diyordu. Burada 275.000 liranın açıklanması lazımdır. Bunu da ben ‘herkesi keserim’, ‘cezasını keserim’ diyerek geçiştirmek mümkün değildir. Bu konuda Sayın başkan Alaaddin Yılmaz üzerine düşen görevi yerine getirmelidir. Faturalar doğru mu kesilmiş? Kim ne almış bir an önce ortaya çıksın. Doğru bir karşılıkla mı? alınmış hepsini ayrıntılı koymak lazım. Her konuya ayrı bir bakış açısı getiren kurumlarında kendisiyle ilgili mevzu olduğunda son derece açık olması lazım. Biz Cemiyet olarak nasıl açıklayacaksak ‘gazetecilik yapıyorum’ diyen insanlarında bu paraları nasıl aldığını teker teker açıklaması gerekmektedir. Sayın başkan bu konu da gereğini yapmalıdır. İddiaların doğruluğunu araştırmalı, naylon faturalar varsa ortaya çıkarmalıdır, Eğer bu ödemeler sayın belediye başkanının bilgisi dâhilinde yapıldıysa Sayın Yılmaz bunu açıklamalıdır. Biz kimin ne aldığına bakmıyoruz, kimse ile de kavga halinde değiliz. Medyacılar herkesi eleştirirken kendileri malı götürüyor gibi algılandılar. Malı götüren varsa o ortaya çıksın. Bir cemiyet olarak malı götürmediğimizi düşündüğümüz için bunun açıklanmasını istiyoruz. Biz töhmet altında kalmak istemiyoruz.” Dedi.

 

Alnımız açık başımız dik!

 

Her iki cemiyete farklı tutarlarda faturaların ödendiğine de dikkat çeken Aykan sözlerini şu şekilde tamamladı; “Bizim cemiyetin işlerini Medya KA olarak sahibi bulunduğum ajans yapıyor.3.000 liralık fatura bedellerini 2010 yılında çıkardığımız gazetelerdeki reklâm bedelleri olarak aldık. Ortada 3 tane fatura var. 1500 lira tutarında olan faturayı geçen sene 11 Mayısta şükran günleri kapsamında çıkan Cemiyet gazetemizde tam sayfa ilanının bedeli olarak tahsil ettik. İki tanesi de cemiyetin logosu üzerine firmaların reklâmını koyarak yayınladığı ve üzerinde belediye başkanlığının da logosunun yayınlandığı reklâmlar için alınan 750 lira tutarında iki tane faturadır. Her ikisi de KDV hariç olarak kesilmiştir. Bunun dışında cemiyetimizin belediyeden aldığı para bulunmamaktadır. Diğer Cemiyete 2010 yılı içinde 36.000 liralık fatura kesildiği söylenmektedir. Bu kesilen faturaların içeriğinin açıklanmasını kamuoyunun bilgilenmesi açısından önemli olduğunu düşünüyorum. Eğer tüm kurumlardan böyle bir şey isteniyorsa o cemiyetteki arkadaşlarında kesilen 36.000 liralık fatura için makul bir açıklamasının olması gerektiğini düşünüyorum. Bu açıklamanın yapılmasını da bir gazeteci ve bir vatandaş olarak bekliyorum.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.