
Güneş balçıkla sıvanmaz
Bolu Köroğlu gazeteciler cemiyeti önderliğinde Akbank önünde gerçekleştirilen protesto gösterisinde basın özgürlüğüne yönelik baskılar şiddetle kınandı. Çok sayıda sivil toplum kuruluşu...
Bolu Köroğlu gazeteciler cemiyeti önderliğinde Akbank önünde gerçekleştirilen protesto gösterisinde basın özgürlüğüne yönelik baskılar şiddetle kınandı. Çok sayıda sivil toplum kuruluşu ve siyasi parti temsilcisinin de katıldığı Protesto gösterisinde Soner Yalçın, Nedim Şener gibi gazetecilere yönelik olarak girişilen tutuklama eylemlerinin Türkiye’de demokrasiye vurulmuş büyük bir darbe olduğu ve basın mensuplarına yönelik haksız göz altıların, yargılamaların ve hukuk dışı uygulamaların da bir an önce sona ermesi gerektiği vurgulandı.
Bolu Köroğlu Gazeteciler Cemiyeti yine büyük bir organizasyonun altına imzasını attı. Akbank önünde çok sayıda gazetecinin, sivil toplum kuruluşu temsilcisinin ve siyasi parti temsilcilerinin katıldığı protesto gösterisiyle gazetecilere yönelik olarak yapılan tutuklamaları protesto eden katılımcılar cezaevlerindeki gazetecilerin bir an önce özgür bırakılmasını talep ettiler. BKGC başkanı Hüseyin Aykan Türkiye’nin kaygı verici bir süreçten geçmekte olduğuna dikkat çekerek; “Bu süreçte gazeteciler takip edilmekte, telefonları dinlenmekte, gece yarısı evleri basılmakta ve gözaltına alınmaktadır. Meslektaşlarımıza yönelik bu baskılar, 'hukuk, demokrasi ve bağımsız yargı' bahanesiyle uygulanmaktadır. Oysa gazeteciler, mesleki faaliyetlerini, meslek ilkelerine uygun habercilik görevlerini yapmaya çalışmaktadır. Bir gazetecinin, görevini yaptığı için gözaltına alınması, çağdaş hukuk düzenindeki demokratik ülkelerde görülmemektedir. Her eleştiriyi, her aykırı sesi susturmak isteyenler, yarın özgür basma ihtiyaç duyacaklarını unutmamalılar. Özellikle vurgulamalıyız ki; meslektaşlarımız, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da basın özgürlüğü için, düşünce özgürlüğü için, demokrasi için seslerini yükseltmeye devam edeceklerdir. Bu nedenle, meslektaşlarımıza yönelik haksız göz altıların, yargılamaların ve hukuk dışı uygulamaların bir an önce sona ermesini, açılan davaların sonuçlandırılmasını, cezaevlerindeki gazetecilerin özgür bırakılmasını istiyoruz.”dedi.
Basılmamış kitaplara dahi el koyuyorlar
12 Haziran genel seçimleri öncesinde hükümet’in gazeteciler üzerinde baskı kurmaya çalıştığını vurgulayan Aykan sözlerini şu şekilde tamamladı; “ Gazeteciler tutuklanıyor. İnternet siteleri basılıyor. Telefonlar dinleniyor, Silivri’ye giden gidene. Polis henüz basılmamış kitaplara dahi el koyuyor. Sınır tanımayan gazeteciler örgütü, Avrupa birliğinin konu ile ilgili organları hükümeti uyarıyor. Cumhurbaşkanı dahi süreci kaygı ile izlediğini ifade ediyor. Usta gazeteciler, mesleğin duayenleri, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Türkiye Gazeteciler Sendikası; operasyonlara sadece tanıklık etmeyeceklerini bu tehlikeli gidişe müdahale edeceklerini duyuruyorlar. Gazeteciler yürüyor. Gazeteciler baskılara karşı direniyor. Hükümetin "ileri demokrasi" söylemleri ile uzak yakın alakası olmayan bu uygulamaları biz yerel basın, Bolu Köroğlu Gazeteciler Cemiyeti üyeleri olarak, Bolu'da ki köşe yazarları olarak şiddetle protesto ediyoruz. Özgür basın susturulamaz! Basın emekçilerinin, gazetecilerin önüne konulan engellere baskı politikalarına karşın; gazeteciler halkımızın haber alma özgürlüğüne yönelen bu tehditlere aldırmadan görevlerini yerine getireceklerdir. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.