“İnat, iki insanın birbirine zıt düşen düşünce ve eylemlerine verilen duruma denir.”

İnat ile ilgili onlarca, binlerce ata sözü ve deyim vardır.

Örneğin;

-Yersiz inat zarar getirir.

-İnatçı olmak fena şey değil, lâkin iyiye inat etmeli.

-Keçi inadı tuttu, gibi.

Son Gençlerbirliği maçı sonrası bu sözcük dilime yapıştı,

İnat...

İnat ediyor, inadına inat ediyor,

Kim?

Sait Karafırtınalar…

Konuyu biraz açayım;

Kendine göre hezimetin sorumlusu orta saha oyuncularının zaaflarıymış,

Yani suçlu onlar.

Bir bakıma doğru,

Doğru da o inat niye?

Dün değil,

Geçen ay değil,

Sezon başından beri eleştirdiğimiz oyuncularda o inat niye?

Bırakın bu ligi, ikinci, üçüncü ligde forma şansı bulamayacak oyuncular da o inat niye?

Demem o ki;

İnatla devam etmek, hedefe ulaştırmaz…

NOT: Oyuncu ismi vermedim,

Özellikle vermedim,

Yazılarımı takip edenler kimi/kimleri kastettiği anlamışlardır.

Şunu da belirteyim, hata o oyuncular da değil, inatla onları oynatanlar da, oynatmaya çalışanlar da…

SONUÇ: Ne yapıp edip beş on puan alında kırkları aşın,

Ligin sonlarına doğru kötü rüya görmeyelim,

Bu konu da bari inat etmeyin…