
Ne oldu da aranız bozuldu?##hb_manset.gif
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Taraf gazetesinde yayınlanan ve Ahmet Altan tarafından kaleme alınan “Erdoğan ve Kof Kabadayılık” başlıklı köşe yazısında, “kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu” gerekçesiyle...
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Taraf gazetesinde yayınlanan ve Ahmet Altan tarafından kaleme alınan “Erdoğan ve Kof Kabadayılık” başlıklı köşe yazısında, “kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu” gerekçesiyle gazete ve Altan aleyhinde 50 bin TL'lik manevi tazminat davası açtı. Konu ile ilgili olarak konuşan CHP Bolu il başkanvekili Mehmet Karakaşoğlu ; “Ne oldu da liberaller desteğini AKP’den çekmeye başladı.Yoksa onlarda mı? AKP’nin gerçek yüzünü görmeye başladı “ şeklinde konuştu.
Taraf gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan Kars'taki insanlık anıtı için "Ucube" diyen Başbakan Tayyip Erdoğan'la köprüleri attı. Taraf'ın en sert tepkilerinden olan bu yazıda Ahmet Altan Başbakan Erdoğan'a, "Bu mu senin adamlığın, bu mu senin delikanlılığın?" diye sordu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatları Fatih Şahin ve Muammer Cemaloğlu tarafından hazırlanan dava dilekçesinde, Taraf gazetesinin 15 Ocak 2011 tarihli nüshasında, Ahmet Altan tarafından kaleme alınan “Erdoğan ve Kof Kabadayılık” başlıklı köşe yazısında, “Erdoğan'ın şahsiyet haklarına saldırı kastıyla fevkalade ağır hakaretlerde bulunulduğu” savunuldu.Dava konusu köşe yazısındaki ifadelerle “Altan'ın açıkça, Erdoğan'ı dürüst olmamakla, halkın emanetine hıyanet etmekle itham ettiği” belirtilen dilekçede, “Bu ifadelerin ne anlama geldiği, halk arasındaki kullanım şekli, açıklamaya gerek duyulmayacak şekilde ortadadır” denildi.
Konu ile ilgili olarak değerlendirme yapan CHP Bolu il başkanvekili Mehmet Karakaşoğlu yaşananların AKP iktidarının birçok uygulamasına destek veren Liberallerle hükümet arasında son günlerde yaşanan tartışmaların su yüzüne çıkması olarak nitelendirdiğini vurgulayarak; “Liberaller zannedersem AKP hükümetine verdikleri desteği artık çekmeye başladılar. Ne oldu da araları bozuldu? Doğrusu merak ediyorum” dedi.
Heykeli bırak hayvancılığa bak!
Kars’taki İnsanlık anıtının bulunduğu köylere yakın yerlerde oturan vatandaşlarla yapılan röportajlarda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın heykellerle uğraşmak yerine bölgede günden güne gerileyen hayvancılığa destek vermesi yönündeki görüşlerin ağırlık kazandığını da dikkat çeken Karakaşoğlu “12 Haziran’da yapılacak olan genel seçimlerde Türkiye tarım ve hayvancılık alanında kaybettiklerinin hesabını sormak üzere sandığa gidecek tercihleri de Cumhuriyet Halk Partisi olacaktır. Buna tüm kalbimle inanıyorum” diye konuştu.
İşte Altan'ın yazısının dikkat çekici bölümleri..
"Erdoğan ve kof kabadayılık" başlıklı yazısına Ahmet Altan, bir Temel fıkrasıyla başladı. İnsan küçük kurnazlıklara kapılıp yanlış yollara saptığında sonunda işte böyle otobana ters yönden girmiş Temel'e döner. Trafiğin en kalabalık saatinde otobana ters tarafından giren Temel radyoda anons duymuş.
- Bir deli otobana ters yönden girdi, bütün sürücüler dikkat etsin
Temel akın akın üstüne gelen binlerce arabaya bakıp söylenmiş.
- Hangi bir deli, binlerce deli ters yönde gidiyor.
ERDOĞAN MHP'LİLEŞİYOR
"Seçimlerde MHP'yi barajın altına iteceğim diye her gün biraz daha MHP'lileşen, tutuculaşan, yasakçılığa, heykel yıkmaya, dizi durdurmaya heveslenen, Sayıştay Kanunu için askerlerle gizli anlaşmalar yapan, Kürtlerin hakkını inkâr eden Başbakan Erdoğan, kendisini uyaran, yeniden ilerici, atılımcı, hakşinas, demokrat kişiliğine kavuşmasını isteyen herkesin "ters yöne" girdiğine inanıyor.
MAFYA DA BİLE YOK
Sen lafa, "örf ve âdetlerimizden, manevi değerlerimizden" gireceksin sonra ilk sıkıştığın yerde kavgaya "baba"yı, "aile"yi karıştıracaksın. Bırak bizim örfümüzü, geleneğimizi, manevi değerlerimizi, Mafya'da bile yoktur kavgaya aileyi karıştırmak.
HER CAMİ ESTETİK Mİ
Sen, "estetik" değerlere çok hürmetkâr olduğun için o heykeli "ucube" ilan edip yıkılmasını istedin, öyle mi?
Nerede "estetik" olmayan bir heykel, nerede estetik olmayan bir yapı görsen karşı çıkarsın, demek ki.
Samimi bir adamsan, dürüst bir adamsan, tutarlı bir adamsan öyle yapman gerekir.
Sen bu ülkenin her meydanına dikilen Atatürk heykelini, her mahallesine yapılan camiyi estetik değerlere uygun mu buluyorsun?
Bu ülkedeki bütün camiler dinin görkemine yakışır camiler mi?
Sen bugüne dek bir tek Atatürk heykelini, bir tek camiyi "estetik" değerleri nedeniyle eleştirip yıkılmasını isteyebildin mi?
SENİN YÜREĞİN ATATÜRK HEYKELİNE YETER Mİ
Senin cesaretin, senin yüreğin bir Atatürk heykeline "estetik olmadığı" için karşı çıkmaya yeter mi? Bu ülkedeki bütün heykeller güzel de bir tek o sahipsiz heykeltıraşın yaptığı heykel mi çirkin? Gücün ona yetiyor, onu yıkıyorsun, hiç utanmadan sahipsiz bir sanatçının üstünden paye toplamaya çalışıyorsun.
Güçsüze babalanmak kolay.
NİYE HALKININ EMANETİNE HİYANET ETTİN
Ama kabadayılık öyle olmuyor, delikanlılık öyle olmuyor.
Yiğit adam, önce güçlüye kafa tutar.
Sen Yunan Başbakanı'yla görüşürken Yunan Adaları üstünde uçak uçurup bütün ilişkileri ve barış ümitlerini perişan eden orduya karşı niye ağzını açamadın?
Çok mu "estetikti" yaptıkları?
Niye Sayıştay Yasası çıkarılırken orduyla gizlice anlaşıp, halkın paralarının nerelere harcandığını halktan sakladın?
Niye halkının emanetine hıyanet ettin?
Çünkü seçim yaklaşıyor, sen MHP'lileşerek MHP'den oy tırtıklamayı, orduyla iyi geçinmeyi, "ezenlerin" yanında saf tutup "ezen biri olmanın" rantını yemeyi istiyorsun bu seçimde.
BU HALKI HERKES KANDIRDI SEN DE KANDIR
İnsanlar seni dürüstsün, cesursun, hakşinassın diye sevdiler, AKP'yi Türkiye'yi daha özgür, daha ileri bir ülke yapacak diye desteklediler.
Şimdi sen o AKP'yi MHP'nin sularına sürükleyip, orduyla anlaşıp, generallerin paralarını halkından saklayıp, sana inananları kandırmaya uğraşıyor, bunu saklayabilmek içinde heykelle, diziyle, "Sarıkamış şehitleri" edebiyatıyla göz boyamaya çabalıyorsun.
Bu halkı herkes kandırdı bir de sen kandır.
Bakalım ordunun karşısında sus pus kesilen, heykeltıraşlara karşı coşan kof kabadayılığınla ne kadar kandıracaksın.
Biz senin eski yiğitliğini ve dürüstlüğünü özleyeceğiz.
Ama hiç unutma, gittikçe "ezilenlerden" uzaklaşan bu politikanla, gün gelecek sen de kendini özleyeceksin.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.